19 Haziran 2014 Perşembe

samuel beckett

Uyanacağım,sessizlik içinde,bir daha uyumayacağım,ben olacağım ya da düş göreceğim yeniden,bir sessizlik düşü kuracağım,bir düş sessizliği,mırıltılarla dolu,bilmiyorum,sözcükler bunlar,hiç uyanmayacağım sözcükler bunlar,bunlardan başka bir şey yok, sürdürmemiz gerekiyor,bütün bildiğim bu,duracaklar,iyi biliyorum bunu,hissediyorum bırakacaklar beni,sessizlik olacak,kısa bir an,epey sürecek bu an ya da benim ki olacak,sürmekte olan,sürüp gitmeyen, hala sürüp giden,ben olacağım,sürdürmek gerekiyor,ben sürdüremem, sürdürmeniz gerekiyor,sürdüreceğim ben de,sözcükler söylemek gerekiyor,sözcükler olduğu sürece,onlar beni bulana kadar, bana tuhaf acıyı,tuhaf günahı söyleyene kadar,sürdürmeniz gerekiyor,belki de yaptılar bunu,belki de söylediler bunu bana,belki de öykümün eşiğine kadar getirdiler beni;öyküme açılan kapının önüne kadar getirdiler, şaşırtırdı beni kapının açılması,ben olacağım,sesizlik olacak,sessizliğin içindeyim,bilmiyorum,hiç bir zaman bilmeyeceğim, sessizliğin ortasında bilemezsiniz,sürdürmeniz gerekiyor, sürdüreceğim.”

/ Adlandırılamayan